Tasarımda Yüz Unsurunu Kullanabilmek

            Profesyonel tasarımın esas işlevlerinden biri de izleyicinin dikkatini çekmektir. Herkesin aktarmak istediği bir mesajı vardır fakat insanları gerçekten durdurup onlara o mesajı yüklemek kolay bir iş değildir. Tasarımcılar bundan dolayı, kitlelerin farkında olmadığı bir anda onların dikkatlerini çekecek bir estetik güzellik için, her insanın doğal cazibesini kullanmayı denerler. Bu amaçla yüzler, sihirli tasarım unsurlarıdır.

            Yüzler neden sihirlidir?

         Bu sorunun cevabı çok yönlü ve derinden psikolojiktir. Yüz çekiciliği ile ilgili etmenlere işaret eden sayısız bilimsel çalışma vardır. Bunlar simetri, kemik yapısı ve benzeri ögeleri içerir.

            Yine de bir fotoğraf ya da sanat eserinin içeriğinde; yüzün, göz alıcı veya ilgimizi çekmek için herhangi bir şekilde dikkate değer olma zorunluluğu yoktur. İşte bu da, tam burada daha derin bir şeylerin olduğunu gösterir.

            Belki de toplum yalnızca diğerlerinin yüzüne bakmamız için programlanmıştır. Ya da belki de etrafımızdaki dünya ile ilişki kurmak için  bazı derin ihtiyaçlarımız vardır ve yüz gibi görünen nesneler, insan dışı olan bazı şeylere göre kesinlikle daha kolay bağ kurulabilir yapıdadır.

            Çözümün yahut çözüm bileşenlerinin ne olabileceğinin bir önemi yok, geriye kalan gerçek şu ki: yüzlere bakmayı seviyoruz.

            Tasarımda Yüzü Kullanmak

            Bir tasarımcı olarak bu bilgiye sahip olmak sizi çeşitli durumlara karşı donatır. Açıkça ortadadır ki, ele aldığımız bu yüzler, bakan kişinin ilgisini yakalamak için harikadır. Bununla beraber onlar; bakanın sayfayı nasıl okuduğunda, mesajı nasıl yorumladığında, tasarımı nasıl hissettiğinde ve hatta geride bırakıp sonradan hatırladığı duyguda büyük bir rol oynarlar.

            Hadi şimdi tasarımlarınızda faydalanabileceğiniz birkaç özel yönteme göz atalım.

            Z - Şekli

            İsimlerinin ardında çokça kısaltma olan ve maaş çeklerinin sonunda bolca sıfır bulunan uzman pazarlamacıların çoğu, kafalarında, insanların sayfayı “z” şeklinde inceledikleri gerçeğini yer etmiştir. Önlerine bu fikre uymayan bir reklam düzeni sunulduğunda, bu pazarlamacılar sözü edilen bu durumu şapşal tasarımcılara hatırlatmayı severler.

            Her şeye rağmen, insanlar soldan sağa ve yukardan aşağı doğru okurlar. Dolayısıyla süreç bilgisi bu bakımdan onlar için doğaldır.

            Bu kesinlikle doğru bir ifadedir. İnsanlar sayfayı böyle bir tutum içinde okumaya eğilimli olacaklardır… ta ki bu eğilimi engelleyen diğer etkenler dikilmedikçe. Bir tasarımcı olarak, birinin tasarımlarınızı nasıl okumasını istediğinizi kolaylıkla denetim altına alabilmeniz gerekir.

            Örneğin, aşağıdaki resim hakkında kafa yorabiliriz.

 

               İnsanların “Z” biçiminde okuduğu bilgisi göz önünde tutulursa, sayfanın sol yukarısından başlayarak,  bu sayfadaki kelimeler göreceğiniz ilk şeylerdir. Öyle değil mi? (Dikkate almanız gerekir ki, yazıyı web sitesinde yukardan aşağı doğru amacına bakılmaksızın kaydırmak bu fikri mahvedecektir.)

            Birkaç istisna şüphe yaratmaz, çoğu insan 1) herhangi bir yüz sunumuna ve 2) kapladığı alanın büyüklüğüne bakma eğiliminde olacaktır. Bunlar ilginç biçimde yeterli, yüksek ihtimalle bu aynı nesneler hareket etmeden önce baktığınız son şeyler olacaktır.

            Yukarıdaki görselde devasa boyutta yüzler ve Z-şekli eğilimini tamamen yok etsin diye küçük metin kullandım. Buradaki özgün biçim şu olmalıydı: 1- yüzler, 2- metin, 3- yüzler, 4- yoluna devam etmek (işlerinin bitmesi ve gitmeleri). Açıkçası metin görsel olarak ilginç değil, o yüzden gözleriniz kaçınılmaz şekilde yüzlere doğru son bulacak.

            Yönlülük

            Tasarımınıza bir yüz koyduğunuzda, seçtiğiniz o yüz işi yapsa da yapmasa da onunla neyi başarmak istediğinizden emin olun.

            Buradaki anahtar düşüncelerden biri yönlülüktür. İstikametiniz olan yüz, belirli amacınızı yerine getirmek için kullanabileceğiniz en güçlü araçlara işaret eder.

            Mesela bir önceki örnekte, yüzler aslında boşluğa bakıyorlar. Sonuç olarak, bakan kişiye mesajı okutma konusunda kötü bir iş çıkarıyorlar. Elbette izleyici ona zaman ayırabilir, ama bu gerçekten yüzler sayesinde olabilir.

           

            Gözleri İzleyin

            Gelin, yüzlerin sihrine karşı daha iyi bir üstünlük elde etmek için yapılandırılmış benzer bir örneğe göz atalım.

           İşte burada iyi bir kullanım için konulmuş bir yüz var. Amacınızın mesajı karşıya aktarmak olduğunu unutmayın. Daha önce olduğu gibi gördüğünüz bu yüz dikkatinizi çekmektedir ama bu sefer sizi kötü yola sevkediyor, dikkatinizi sık sık okunan başlığa doğru dağıtıyor. 

            Tasarımcıların yüz konusunda yaptıklarını göreceğiniz acemice yanlışlardan biri de onlara reklamlara karşı dikkatli olmalarını sağlamaktır. Bunu yaparak izleyicinin dikkatini çekersiniz ama ondan sonra sayfanın ötesini de merak etmesine izin vermelisiniz, aksi takdirde muhtemelen kişiler mesajınızı okumadan gidecektir.

            Resimleyerek gösterelim, adam ve bebeğin olduğu fotoğrafa geri dönüyoruz.

            Burada göreceğiniz üzere, ilk örneğin oldukça sakin, estetik yönden memnuniyet verici olmasına rağmen, yüzler olması gerektiği kadar çok yardımcı olamıyordu. İkinci örnek ise mesajınıza rehberlik etme konusunda daha iyi bir iş çıkarıyor.

            Ayrıca ikinci örnekte metni yukarıya, göz hizasına nasıl taşıdığımı fark edin.  Bilinçaltınızda takip ettiğiniz şeyin, fotoğraftakilerin gözlerinin hizasında olan şey ile aynı olduğunu unutmayın. Genel planı yerine getirirken metni dikey olarak ortalama olayı beni cezp etti ama bu çok daha güçlü bir görsel ifade olmayı kanıtlamıştır.

            Göz Teması

            Yüzleri, mesajınıza doğru işaret eden bir ok olarak kullanmak inanılmaz etkilidir. Bununla birlikte bu numara dikkatleri başka yöne saptırma konusunda oldukça iyidir, doğrudan göz teması kadar kesin dikkat yakalamaz.

            Birisi doğrudan gözlerimize baktığında gözlerimizi kaçırmak dışında neredeyse hiçbir şey yapamayız. Tasarımcılar olarak, gideceğimiz ana yol, yüzdeki ifade boyunca, izleyicinin bir şeyler hissetmesini sağlamaya kalkışmaktır.

            Mutluluk, öfke, kafa karışıklığı, güldürü, şehvet ve fazlası tamamen yüz ifadeleri ile ilişkilendirilebilir ve özellikle beraber olan çiftler göz temasında bulunduğunda etkilidirler.

            Bunu sayısız reklamda ve şirket web sitelerinde, okullarda ve çevre karşılamalarında sizi ikna etmeye çalışan diğer profesyonel birimlerde ve çok dostane olan insanlardan görebilirsiniz.

 

            Ayrıca aynı tekniğin dramatik durumlarda çok daha fazla kullanıldığını görürsünüz. Aşırı derecede ciddi yüz ifadeleri spor içeceği satışından suça itilmişlere yapılan bağışlara kadar her şeyi yapabilir.

Saçma Yüzler

            İzleyicinin dikkatini çekmede tek yolun sadece gerçek yüzler olmadığını aklınızdan çıkarmayın. Daha saçma şekilde yapılacak bir yüz önerisi önceki kadar güçlü ve hatta daha zevkli olabilir.

            Eve ait bir nesne veya zekice nesneler birleşimi tasarımınızı çeşitlendirip zenginleştirir.

            Her iki yüzle ilgili öneriler ile ve incelikli ipuçları ile oynayın. İzleyici görselde yer alan korkan figürün farkına varmak zorunda değildir.

            Sonuç

            Buradaki temel ileti şu: Yüzler adeta bir sihirdir. Bir tasarımcı olarak, kullanım alanınızda birkaç tane daha güçlü görsel silahınız vardır.

            Tıpkı yüzlerin becerikli yönetiminin tasarımınızın verimliliğini büyük bir hızla yükselteceği gibin yüzlerin rastgele hor kullanımı önemli ölçüde tasarımın görünümünü düşürür. Yüz kullanımındaki niyetlerinize her zaman dikkat etmeyi unutmayın.

 

------------------------------------------------------------------------------------------------

Kaynak: designchack

Link     :  http://designshack.net/articles/graphics/a-practical-guide-to-designing-with-faces